İNAN KIRAÇ:
Müzelere giren eşyalar kaybolmaz. Müzenin yanında bir de Istanbul Araştırmaları Enstitüsü kurulduğu için, o enstitü içinde Bizans var, Osmanlı var, Cumhuriyet var ve Atatürk var…
Şimdi son kısımda klasik Türk Mûsıkîsi dâhil olacak. Bunun için ne gerekli ise, ne büyüklükte fon lazımsa ayrılacak. Sizler ve bizlerden sonraki gençlerimiz müziğimizi kaybetmemiş olacaklar. Dolayısıyla huzurlu olun, merak etmeyin, bunu yapacağız, bu da sizler sayesinde olacak…
Bu ateşi yakan Hocamız Alâeddin Yavaşça’dır. Sayın Hocam, Allah’tan siz varsınız. Bu bölüm sizin adınızı taşıyacak. Bu yapı hem sizin adınızı yaşatacak hem de çocuklarınız, yetiştirdikleriniz sizden sonra bu kuruma sahip çıkacaklar…
KIRAÇ VAKFI TÜRK MÜZİĞİ İÇİN ENSTİTÜ KURUYOR…
“Müzelere giren eşyalar kaybolmaz. Müzenin yanında bir de Istanbul Araştırmaları Enstitüsü kurulduğu için, o enstitü içinde Bizans var, Osmanlı var, Cumhuriyet var ve Atatürk var…
Şimdi son kısımda klasik Türk Mûsıkîsi dâhil olacak. Bunun için ne gerekli ise, ne büyüklükte fon lazımsa ayrılacak. Sizler ve bizlerden sonraki gençlerimiz müziğimizi kaybetmemiş olacaklar. Dolayısıyla huzurlu olun, merak etmeyin, bunu yapacağız, bu da sizler sayesinde olacak…
Bu ateşi yakan Hocamız Alâeddin Yavaşça’dır. Sayın Hocam, Allah’tan siz varsınız. Bu bölüm sizin adınızı taşıyacak. Bu yapı hem sizin adınızı yaşatacak hem de çocuklarınız, yetiştirdikleriniz sizden sonra bu kuruma sahip çıkacaklar…”
Yukarıdaki sözleri Vehbi Koç’un damadı, Sayın suna Kıraç’ın eşi Sayın İnan Kıraç, kurucusu olduğu Istanbul Pera Müzesi salonunda, ayda bir yapılan klasik Türk Müziği konserinin ardından Türk Müziğinin hayattaki en büyük bestecisi, hocası ve solisti olan Sayın Alâeddin Yavaşca’ya büyük bir saygı ve tevazu içerisinde söyledi…
Cumhuriyetimizin kuruluşu olan 1923 yılından bu yana, birkaç belediye kuruluşu bünyesinde ve cemiyetler yoluyla eğitimi yapılan müziğimiz için, nihayet yıllar sonra 1976 yılında resmi bir kuruluş olarak Istanbul Türk Mûsıkîsi Konservatuarı kurulabildi…
Bu kuruluşun ardından önce İzmir sonra Ankara’da konservatuarlar kuruldu. Üniversitelerde bölümler açıldı. Özel üniversiteler de özel bölümler açtılar…
Ne var ki halen bu yapılanmalar eksiktir… Araştırma bölümleri yoktur… Örneğin Türk Mûsıkîsinin en büyük formu olarak kabul edilen Ayin müziği öğretimde yoktur…
Sayın Kıraç’ın işaret ettiği gibi bir enstitü kuruluşu gerçekleşmemiştir. Bu enstitü öncelikli olarak araştırmacılara açık olacak ve bu konuda çalışmalar yapacaktır…
Sayın İnan ve Suna Kıraç’a ve bu enstitüyü gerçekleştirecek olanlara teşekkür ediyoruz.
Sevgili Hocamız Alâeddin Yavaşca 01.Mart.2015 tarihinde 89 yaşına basacak ve sevenleri ile birlikte olacak… Ne mutlu O’na…
ZEKİ YILMAZ